Bartın Masaj Salonu Masöz Bahar

Bartın Masaj Salonu

Lili, Alman işgali sırasında, bana en çok yaran dokunmuş ajanlardan biriydi. On altı yaşmda, Halleş semtindeki Cygne Sokağı’nın kaldınmlannı arşınlıyordu; daha sonrasında Fourcy Sokağı’ndaki ‘eve’ yerleştirildi; burası, ücreti dört buçuk frank olan, elli kuruş da sabun ve havlu için alınan bir genelevdi. Sokakta kimi zaman, sırasını bekleyen elli kişilik kuyruklar oluşuyordu. Lili mesleğinde yükselmeyi başardı: 1942’de Provence Sokağı, 122 numaradaki Doriane’da çalışan, ücreti elli frank olan müthiş bir sanşmdı. Ona ajanlık görevini kabul ettiren, bir bakıma Couzzins olmuştu:  Bartın Masaj Salonu

Bartın Masaj Salonu

 

Ona kalben âşıktı ve Lili, Gestapo tarafınca öldürülesiye hırpalandığında gelip bizi bulmuştu. Asıl adı Lili Pichon’du: Rusya’ya ya da Afrika çöllerine ölmeye giden Alman askerlerinin o hüzünlü şarkıyı, Lili Marlen şarkısını söyledikleri dönemdi; başka bir addan çok daha fazla yakışan o adı da ona o askerler takmıştı. Bartın Masaj Salonu Gece kulüplerinde ve barlarda çalışıyor, ama Direnişçiler için bilgi toplamakla yetinmiyordu: Lili Marlen, SS subaylarım, Gestapo’nun adamlarını ve milisleri ‘evine’ gdolayıyordu -bu odalan ona biz sağlıyorduk-, orada, müşterisi üzerine yatmış olduğunda, yanından hiç ayırmadığı uzun bir şapka iğnesini, sırtından kalbine kadar saplayıp onu öldürüyordu. Bunu Nazilere karşı duyduğu nefretten mi, yoksa erkeklere olan nefretinden mi yaptığını kendi kendime hep sormuşumdur…

 

Telefonun çevresinde, kararsızlık içinde bir süre dönerek durdum: İnsan, geriye dönüşü olmayan bir yolculuğa çıkacağı vakit, bilet almakta her zaman duraksar… Ek olarak, Lili’yi on beş yıldır görmemiştim ve onun, katılığım yitirmiş olabileceğini, bana acıyan gözlerle bakabileceğini düşünüyordum… Bartın Masaj Salonu Ne var ki, yedi-sekiz bin erkekle yatmış bir kadm bu mevzuda aslabir tehlikeyle karşı karşıya olamaz, dedim kendi kendime. Ek olarak ondan, bana Ruiz’i yahut yerine bir başkasını bulmasını istemeyecektim. Benim istediğim yalnızca… Daha yakın olmaktı. Gerçeğe dokunur benzer biçimde olmak. Uzun süre çakmağımla oynayıp durdum, yakıp söndürdüm ve karar vermemde önemsiz, çok önemsiz bir vaka etkili oldu: Çakmağıma basmış olduğumda alev çıkmadı. Bir kıvılcım, benimle alay edercesine atladı, sonra bir ikinci kıvılcım, daha sonra kıvılcım falan da atlamadı…